Ağaoğlu Şirketler Grubu CEO’su Burak Kutluğ, halka arzlar dışında girişim sermayesi yatırım fonları ile yeni bir finansman modelinin inşa edilebileceğini söyledi.
Taylan BÜYÜKŞAHİN – tclira.com
Son yıllarda yaptığı atılımlarla adından söz ettiren Tatlıpınar Enerji, önümüzdeki dönemde de yatırımlarını artırarak devam ettirecek. Şirketin hedeflerini ve sektördeki gelişmeleri düzenlenen basın toplantısında değerlendiren Ağaoğlu Şirketler Grubu CEO’su ve Tatlıpınar Enerji Yönetim Kurulu Üyesi Burak Kutluğ, geçen yıl ağustos ayında yapılan halka arzın oldukça başarılı geçtiğini söyledi.
Önümüzdeki dönemde yeni halka arzların da olabileceğini ifade eden Kutluğ, şöyle konuştu:
“Halka arzların getirdiği müthiş bir motivasyon var. Güzel gelişmeler oluyor. 115 megavattan 350 megavata geliştirdiğimiz bir portföy var. Depolama lisansları da aldık. Bir sözümüz vardı, bu şirketi Türkiye sınırları dışarı çıkarmak. Balkanlarda Türkiye’nin kültürel büyüklüğü var, oraya odaklandık. Hırvatistan, Romanya, Makedonya, Macaristan gibi ülkeler öncelik listemizde. Hedefimiz, portföyü 3 yılda 1.000 megavata çıkarmak. Daha önce bu hedefi 5 yıl olarak koymuştuk. Bunu da hem yeni yatırımlarla hem de satın almalarla yapmayı planlıyoruz. Zira yakın vadede sektörde konsolidasyon beklentisi hakim. Özellikle küçük kapasitelere sahip şirketlerin el değiştirdiğini görebiliriz.. Biz de 1000 MW’a hem sıfırdan kurduğumuz santraller hem de satın almalarla ulaşmayı planlıyoruz. Bu kapasitenin yaklaşık üçte birini yurt dışı yatırımlarımız oluşturacak.”
Enerjide geri dönülmeyen bir yola girildi
Yurt dışında kalkınma bankaları ile iyi ilişkileri olduğunu kaydeden Kutluğ, bu kuruluşlardan özellikle Balkanlardaki projelere uygun koşullarda finansman bulabildiklerini kaydetti. Fosilden çıkışın geri dönülmeyen bir yol olduğunu vurgulayan Kutluğ, “Elektrik ulaştırmaya, yani arabalar girmeye başladı ve buradan dönüş yok. Balkan ülkeleri, eski Doğu Bloğu ülkeleri olmasından kaynaklanan kömür santrallerine sahip. Bundan çıkmak istiyorlar. Yurt dışı yatırımlarımızı Balkanlar öncelikli olarak planlıyoruz, bu bölgelerde elektrik fiyatları uzun süre Türkiye’nin üzerinde seyredecek ayrıca yine Balkanlar’da çok sayıda Türk yatırımcı bulunuyor, dolayısıyla oturmuş bir yapı söz konusu” dedi.
“Kredilerin maliyetli olması nedeniyle halka arzlar en çok rağbet gören bir finansman aracı haline geldi ancak yeni enstrümanların da devreye girmesi gerekiyor” diyen Burak Kutluğ, bunların başında da girişim sermayesi yatırım fonları (GSYF) geldiğini belirtti. SPK ile de görüştüklerini anlatan Kutluğ, konu hakkında şu ifadeleri kullandı:
“İmece usulü geliştirme bizim kültürümüzde var. Birlikte arsa alalım vs. deriz. GSYF de böyle. Reel sektörde buna büyük bir ilgi var. Doğrudan projeye ortak edebileceğimiz fonlar düşünüyoruz.
Halka açık şirketlerin altında kurulacak GSYF örnek olacak. Biz bunu çalışmaya başladık.
İnsanlar Ağaoğlu olunca gelmek isterler. Hisseye değil, değere, güneşe yatırım yapmak istiyorum diyorlar. Her gün hisseye bakmak istemiyorum diyenler insanlara yönelik bir sistem. Bu sayede bireysel yatırımcılar hisse senedi almanın dışında projelerin de ortağı haline gelebilir. Bu yöntemle birçok proje kolayca finanse edilebilir.”
Hedef sektörde ilk 5’e girmek
Yenilenebilir enerjinin çok keyifli bir iş olmasına karşın diğer taraftan çok ağır bir iş olduğunu dile getiren Burak Kutluğ, arazi yatırımları gibi uzun süreçlerin yorucu olduğunu ifade etti. Megavat başına rüzgarın 1 milyon Euro, güneşin de bunun yarısı kadar maliyete sahip olduğunu anlatan Kutluğ, hidrojen için ise henüz erken olduğunu kaydetti. Enerjide ilk 5 içine girmek istediklerini söyleyen Kutluğ, 1-1,5 yıl sonra yatırım ortamının daha da iyi olacağını belirtti.