Finansal Piyasalar Uzmanı İris Cibre sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada dikkat çeken tespitlerde bulundu. Çok sert bir yavaşlama ve bunun beraberinde iflas ve işsizlik tehlikesi olduğunun altını çizen Cibre, 2024’te olması gereken, bu yıl çok daha birikmiş bir etki ile vuruyor olacak. Global ters rüzgarlar ve önemli ölçüde güven erozyonu rezerv birikimini sekteye uğratıyor. Don ve kur atağı dolayısıyla nisan mayıs enflasyonu bize ‘Acaba stagflasyon mu geliyor’ dedirtebilir” dedi.
Cibre sözlerini şöyle sürdürdü:
2023 seçimleri ve yeni ekonomi yönetimiyle hepimiz, 2024’te bizi durgunluk ve işsizlik bekliyorduk. Fakat, “negatif reel faiz politikasının sonucunda bu politikalar uygulanmalı, bir süre sonuçlarına katlanacağız” diyorduk. Sonra iş yerel seçime kaydı, sonra hızlı rezerv birikimi dolayısıyla Merkez Bankası’nın parasallaşma yaratması, hazinedeki sıkılaşamama derken 2 sene sallan yuvarlan ve dezenflasyonist sürecin başlayamaması ama reel sektörün yüksek finansman maliyetleri ile erozyona uğraması ile geçti.
“Rezervlerin tükenmesi ve lokal swapların tekrar açılması riski önümüzde”
Beklenen sert yavaşlama bir yandan da, 2. yarı sonrası, acı bir şekilde dezenflasyon sürecini başlatabilir” diyen Cibre, “Görünen şu; faizler mecburen 2025te ortalamada yüksek kalmaya devam edecek. Yakın zamanda kur atağı beklemiyorum. Fakat, rezervlerin tükenmesi ve lokal swapların tekrar açılması riski önümüzde. Bu risk ile beraber, Merkez yine de kısa olmayan bir süre piyasaya müdahaleyi rahatlıkla başarabilir. Fakat, bireysel talep de rezerv dolayısıyla tetiklenebilir. Ekonomi gidişatına olan kısıtlı güvenin toptan yok olması ise ekonomi yönetiminin işini daha da zorlaştırıyor olacak”açıklamasında bulundu.