Son 15 yıldır sigorta sektörü, yalnızca sigorta primlerinden değil, aynı zamanda ekonominin diğer alanlarına da önemli miktarda fon yaratmaya başladı. 1.9 trilyon TL’ye ulaşan bu kaynak, devlet borçlanma araçlarından, özel sektör bonolarına, borsadaki şirketlere ve diğer sermaye piyasası araçlarına kadar çeşitli alanlara yönlendiriliyor. Özellikle tasarruf açığı olan bir ülkede, bu kaynak Türkiye için büyük bir öneme sahip. Çünkü yurtdışı borçlanma ihtiyacını azaltan bu fon, kamudan özel sektöre kadar geniş bir yelpazede yatırımları destekliyor.
Sermaye piyasalarına yönelik kaynak akışı
Sabah Gazetesi’nden Barış Ergin’in haberine göre, Sigorta sektöründen gelen kaynağın önemli bir kısmı, tahvil ve bono piyasalarına aktarıldı. Yüzde 42 oranında bir kaynağın sermaye piyasalarına yönlendirilmesi, uzun süredir sığ olduğu eleştirilerini alan bu piyasanın güçlenmesine olanak tanıyor. Sigorta şirketlerinin bu alandaki yatırımları, sermaye piyasalarının daha sağlıklı bir yapıya kavuşmasını ve yerlilik oranının artmasını sağlıyor.
Büyüme beklentileri: 2025’te yüzde 35-40 arasında artış
2024 yılı sonunda sigorta sektörü 838 milyar TL prim üretimi gerçekleştirdi. 2025 yılı için ise sektör, %35-40 arasında bir büyüme beklentisi açıklıyor. Sigorta sektörü temsilcisi Uğur Gülen, 2024 yılını güçlü büyüme ve finansal sağlamlıkla geçirdiklerini, sektördeki öz sermaye büyüklüğünün %74 artışla 265,3 milyar TL’ye ulaştığını belirtti. Bu büyüme, sigorta şirketlerinin uzun vadeli yükümlülüklerini karşılayabilme kapasitesini artırarak finansal dayanıklılığı güçlendirdi.
Sektördeki gerçek büyüme: 2025’te ortaya çıkacak
Sigorta sektörü, 2024’te yüksek enflasyonun etkilerinden arınarak, enflasyondan bağımsız gerçek büyüme oranlarına ulaşmayı hedefliyor. Geçtiğimiz 20 yıl boyunca sektör, enflasyonun etkisiyle %10-20 arasında büyüme kaydetmişken, 2024’ü 838 milyar TL prim üretimiyle tamamladı. 2025’te ise bu büyümenin %35-40 arasında olması bekleniyor. Kasko prim üretimi, 2022’de %19 iken, 2024’te %13’e gerilemişken, yangın sigortalarında ise prim üretimi %12’den %15’e yükseldi. Ayrıca, sağlık harcamalarındaki artışın etkisiyle sağlık sigortalarında %3’lük bir artış da gözlemlendi.