Gurbanov, InsurTech ekosisteminin yalnızca sigorta süreçlerini dönüştürmekle kalmayıp, yeni risk yönetimi modelleri ve teknolojik altyapılarla sektöre rekabet avantajı sağladığını vurguladı. “Teknolojik gelişme, yasal düzenlemelerin önüne geçmiş durumda. Bu nedenle doğru gözlemler ve analizlerle süreci yönetmemiz gerekiyor. Veri güvenliği ve sigortalıların haklarının korunması önceliğimiz. Merkez Bankası olarak bu yönde sürekli çalışıyoruz” dedi.
InsurTech piyasası 2034’te 610 milyar dolara ulaşacak
Aynı zirvede konuşan Vusal Gasimli ise küresel sigorta teknolojileri pazarının şu anda 35 milyar dolar seviyesinde olduğunu belirterek, sektörün 2034 yılına kadar 610 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini söyledi. “Süreç çok hızlı ilerliyor. Yeniliklere zamanında uyum sağlayamazsak rekabet gücümüzü kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırız. Büyük veri platformları ve gelişmiş risk analiz araçları sigortacılığın doğasını kökten değiştiriyor” dedi.
Gasimli, büyük veri, yapay zekâ ve dijital platformların sigorta sektöründe risk değerlendirmesini ileri seviyeye taşıdığını, fiyatlandırmada daha doğru modellerin uygulanmasına imkân tanıdığını vurguladı. “Artık riskleri geçmişe değil, geleceğe dönük öngörü modelleriyle değerlendiriyoruz. Bu yaklaşım sigorta şirketlerinin dayanıklılığını artırıyor ve müşterilere daha hassas fiyatlama sunmamızı sağlıyor” diye ekledi.

Türk dünyasında sigorta entegrasyonu güçleniyor
Gasimli ayrıca, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) öncülüğünde bölgesel ekonomik ve kurumsal entegrasyon sürecinin hız kazandığını belirterek, sigortanın bu sürecin bir parçası olmasının stratejik önem taşıdığını ifade etti. “Sigorta ve InsurTech alanında iş birliğinin genişletilmesi, Türk devletleri arasındaki ekonomik ilişkilerde yeni bir evre yaratıyor,” dedi. Zirve, Türk Devletleri arasında sigorta teknolojileri alanında ortak vizyon oluşturulmasına katkı sağlarken, sektör temsilcilerine de geleceğe dönük stratejik yol haritası sundu.

