Sosyal medyada linç edilen Patiswiss çıkış için neler yaptı?

Geçen hafta yazdığım, “Medyadaki dönüşüm, influencerlar ve Patiswiss olayı” başlıklı makale sonrası, özellikle iletişim sektöründen çok sayıda olumlu dönüş aldım. Sosyal medyada çok takipçili bazı insanların çıkarları doğrultusunda nasıl kolay yalan söyledikleri, halkı kışkırttıklarını görüyoruz. Bu durumun en azından iş dünyasında ve iletişim sektöründe de fark edilmesi önemli bir gelişme…

Kaleme aldığım yazı sonrası Patiswiss’in yöneticileri bana ulaştı. Tüm yaşananları konuşmak ve faaliyetlerinden bahsetmek istediklerini söyleyerek bir grup gazeteci ile beni Ankara’daki fabrikalarına davet ettiler. 

Nisan ayında gerçekleşen olayı tekrar burada anlatmayacağım. Ayrıntıları bir önceki yazımda okuyabilirsiniz. Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu’ndan sonra şirketin CEO’luk görevini Mustafa Nazif Yıldız üstlendi.

İlk olarak Patiswiss’in kuruluş hikayesini konuştuğumuz Yıldız, şunları söyledi:

“Aslında Patiswiss 2004 yılında kurulan bir şirket. Mevcut ortaklar tarafından satın alınarak büyümeye başlaması ise 2018 yılı. Şirketin temeli 2004 yılına dayanıyor. Ankara’da butik bir çikolata imalathanesinde başlayan bu yolculuk firma tamamen kurumsal markalara özel günler kapsamında özel ürün üretimi yapılan bir hizmet veriyordu. Birlik mahallesinde 10 kişinin çalıştığı imalathane bugün 500’den fazla kişinin istihdam edildiği bir yapıya kavuştu.

Patiswiss olarak Ankara’da 3 fabrikamız var. Dördüncü Fabrikamızı yeni bir yatırım olarak açıyoruz. Burada Amerika’da yüksek tonajlı bir ihracat üretimi başta olmak üzere iç pazarın da ihtiyacını karşılayan bir sistem kuruyoruz. Amerika’da daha çok geleneksel kanallar üzerinden ihracatımız vardı. Son yatırımımızla bu ihracat kanalını büyüteceğiz.”

İstihdam geriledi

Şirket, sosyal medyada yaşanan linç olayı öncesinde 800 kişiye istihdam sağlıyordu. Bunun azaldığını görüyoruz. Marketler Patiswiss ürünlerini satmayı bırakınca bir küçülme yaşanmış. İhracata odaklanarak kapasiteyi oraya yönlendiriyorlar. Geçen yıl satışlarda ihracatın payı yüzde 11 seviyesindeydi. Mustafa Nazif Yıldız, bunu en az yüzde 25’e çıkarmayı hedeflediklerini söylüyor. 

Burada zincir marketleri de anlamak mümkün değil. Şirketin o dönemki CEO’su Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu kabul edilemeyecek ifadelerle bir mesaj paylaşmış, çok kısa süre içinde özür dilemesine rağmen bir sosyal medya linci yapılmıştı. Bunu gören zincir marketler neden 800 kişiye istihdam sağlayan bir şirkete karşı, belki de iflasa sürükleyecek kararlar alıyor, anlamak mümkün değil.

Türkiye ekonomisini bir bütün içinde değerlendirmemiz gerekiyor. İstihdam sağlayan, katma değerli üretim ve ihracat yapan işletmelerle ülke ekonomisi kalkınır. Bunları dile getirmeyen iş dünyası temsilcisi neredeyse yoktur. Ama Patiswiss olayında da gördüğümüz gibi şirketler yalnız bırakılıyor. Ticaret ve sanayi odaları başta olmak üzere kimse sesini çıkarmıyor. Bazı rakip firmalar Patiswiss’in zarar görmesi, hatta batması için fırsat kolluyor.

İş dünyamızın da bu noktada kendisini sorgulaması gerekiyor.

Tedarikçileri ile birlikte Patiswiss 6 bin kişiye ulaşıyor. Mustafa Nazif Yıldız, geçen 4 ay içinde piyasadan en az 100 milyon TL’lik ürün alımını durdurduklarını söyledi. 

Sosyal medyada yaşanan lincin nelere mal olduğunu burada görebiliyoruz. 

26 ülkeye ihracat

Şirket kapasitesini ve çalışan sayısını düşürdü ancak başta ihracat ve inovatif yeni ürünler olmak üzere yoluna devam ediyor. Mustafa Nazif Yıldız, konu hakkında şunları söyledi:

“Aktif olarak 26 ülkeye ihracat yapıyoruz. Şu an halen Suudi Arabistan ve Katar başı çekiyor. O ülkelerdeki, o havzadaki talep düşmüyor. En çok çilek gidiyor ama artık dondurma ürünümüzü uçak kargoyla haftada 1-2 palet olacak şekilde hızlı bir gönderimine başladık. Orada bildiğiniz bir platform var Talabat, orası Patiswiss’in toplamda 56 ürününü listelediği bir yer. Orada bizim için çok gelişen bir pazar var. Dondurma ürünümüzü biz ilk başta Talabat’a önerdik, dediler ki bizim soğuk zincirimiz ve depomuz yok. Ürünü gönderdik numuneleri yediler ve soğuk depo zinciri yatırımı yapmaya karar verdiler. Biz çok şaşırdık. Amerika yatırımı hayata geçince ihracatı Suudi Arabistan ve Katar’ın önüne geçer.”

Sohbetimize daha sonra Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu ve şirketin hisselerini devrettiği eşi Ali Sinan Tunaoğlu da katılıyor. 

Elif Hanım’a sosyal medyada yayılan iddiaları soruyoruz. 250 milyon dolar ciro olmadığını, Türk Lirası olduğunu, bunu açıklamalarına rağmen linç edildiklerini söylüyor. Vergi iddialarının da yalan olduğunu, üniversite diploması, çalışanlara mobbing gibi sözlerin de sosyal medyadan organize bir şekilde yayıldığını ifade ediyor. 

Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu, işçi hakları konusunda çok sıkı denetimle verilen SEDEX belgesine şirketin sahip olduğunu vurguladı. 

Patiswiss çalıntı marka iddiası 

Patiswiss’in 2004 yılında tescil edilen bir marka olduğunu söyleyen Mustafa Nazif Yıldız, “Aynı isme sahip olan marka ise nihai tüketiciye seslenen ve son ürünü üreten bir marka değil. Farklı bir ürün portföyü var. Bunun yanında biz tabii ki bunu fark ettiğimiz andan itibaren hiçbir şekilde onların tescil hakkını gasp etmemek için onların tescilinin bulunduğu ülkelerde veya ara ürün dahi olsa vermiş olduğu pazarlarda Patiswiss ismini kullanmadık. Bu nedenle hiçbir ihlalimiz gerçekleşmiş değil, aramızda da herhangi bir dava yok. Biz peki bunu fark ettikten sonra ne yaptık? 2004’ten beri tescilli tabii. 2004-2014-2020 hepsinde yenilenen veya yeni yapılan başvurularla tescillerimizi oluşturduk. Dolayısıyla Türkiye’de kullanılmasında hiçbir problem yok ama bu kesinlikle şu anlama da gelmiyor. Ya marka çalıntı değilmiş ama taklitmiş. Bu anlama da gelmiyor, marka taklit de değil. Çünkü 2004 yılında bu tescillenmiş bir marka, kurulmuş bir şirket. Biz marka ile zaten irtibat halindeydik. Daha doğrusu vekilleri ile irtibat halindeydik. Herhangi bir hukuki bir şey yaşamamak adına sürekli irtibattayız. Onların tescilinin bulunduğu pazarlara herhangi bir ihlal yapmadan sürecimize devam ediyoruz.”

Şirket, marka sorunu yaşanmaması için Patislove markasıyla Batı Avrupa’da yer almaya başladı.

Kendisini kötü ifade ettiğini vurgulayan Elif Aslı Yıldız Tunaoğlu, markaya büyük zarar verdiğinin farkında olduğunu ifade ederek, “Çok üzgünüm. Keşke şirket bu kadar zarar görmeseydi” dedi. 

Ali Sinan Tunaoğlu da, müşteriye karşı yapılan yorumun doğru olmadığını, ancak gelen tepkilerin büyüklüğünün tuhaf olduğunu kaydetti.