Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TOBB tarafından düzenlenen “Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi” programında yaptığı açıklamalarda, Türkiye ekonomisinin 2025 ve sonrası hedeflerini paylaştı. Yılmaz, bütçe açığının milli gelire oranının gerileyeceğini, enflasyonun düşüş trendini sürdüreceğini ve Türkiye’nin yüksek gelirli ülkeler arasına girmeyi hedeflediğini belirtti.
“Türkiye’nin Dünya Bankası sınıflandırmasında ilk kez yüksek gelirli ülkeler grubuna girmesini öngörülüyor”
Yılmaz, küresel ölçekte belirsizliklerin ve çatışmaların arttığı bir dönemde Türkiye’nin siyasi istikrarı ve kararlı politikalarıyla süreci yönettiğini belirtti. 2025 sonunda milli gelirin 1,5 trilyon doları aşmasını, kişi başına gelirin 17 bin doların üzerine çıkmasını ve Türkiye’nin Dünya Bankası sınıflandırmasında ilk kez yüksek gelirli ülkeler grubuna girmesini öngördüklerini söyledi.
Enflasyonda düşüş eğilimine dikkat çeken Yılmaz, 2023’te yüzde 65 olan oranın 2024 sonunda yüzde 44’e indiğini, 2025’te ise kalıcı olarak yüzde 30’un altına çekileceğini ifade etti. Ekonomik büyümenin sürdüğünü vurgulayan Yılmaz, 2024’te yüzde 3,3, 2025’in ilk yarısında ise yüzde 3,6 büyüme kaydedildiğini aktardı.
“Cumhuriyet tarihinin en yüksek aylık ihracatı gerçekleşti”
İhracatın tarihi seviyelere ulaştığını belirten Yılmaz, temmuz ayında Cumhuriyet tarihinin en yüksek aylık ihracatının gerçekleştiğini, yılın ilk sekiz ayında 178 milyar doları aşan ihracatın yıllık bazda 269 milyar dolara ulaştığını dile getirdi. Merkez Bankası rezervlerinin 12 Eylül 2025 itibarıyla 177,9 milyar dolara çıktığını, CDS risk priminin de 240 baz puana gerilediğini kaydetti.
Kur Korumalı Mevduat’ın 23 Ağustos 2025 itibarıyla kademeli olarak sonlandırıldığını hatırlatan Yılmaz, Türk lirasına güvenin arttığını, kurdaki oynaklığın sınırlı kaldığını söyledi. 2025’te bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 3,6’ya, deprem harcamaları hariç tutulduğunda ise yüzde 2,8’e gerilemesinin öngörüldüğünü açıkladı.
“Cari açık yüzde 1 seviyesinde tutulacak”
Orta Vadeli Program (OVP) hedeflerini de paylaşan Yılmaz, 2028’de enflasyonu kalıcı olarak düşük tek haneye indireceklerini, cari açığı yüzde 1 seviyesinde tutacaklarını, 2,5 milyon ilave istihdam yaratacaklarını ve işsizliği yüzde 8’in altına düşüreceklerini belirtti. Mal ihracatının 300 milyar doların, hizmet ihracatının ise 150 milyar doların üzerine çıkarılmasının hedeflendiğini söyledi.
Yılmaz ayrıca, verimlilik odaklı yapısal reformların hızlandırılacağını, üretim kapasitesinin enflasyonist baskı oluşturmadan artırılacağını, şeffaf ve öngörülebilir bir yatırım ortamıyla Türkiye’nin nitelikli yatırımlar için güvenli merkez haline getirileceğini ifade etti.