Armatür, valf, vana, musluk ve sıhhi tesisat ekipmanları sektörü ekim ayını ihracatta yüksek bir performansla tamamladı.
İhracat ekim ayında yüzde 3,2 artışla 350,5 milyar dolara yükseldi. İhracattaki artışta kilogram başına birim fiyatın 6,24 dolardan 6,52 dolara yükselmesi etkili oldu. İlk 10 aylık rakamlara bakıldığında ise sektör ihracatı geçtiğimiz yıla göre yüzde 1,04 düşüşle 3 milyar 334 milyon dolara geriledi. Dünya genelinde yaşanan savaşlar ve jeopolitik gerilimlerin ihracatçıyı olumsuz etkilemeye devam ettiğini kaydeden Armatür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan, ABD’de Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesinin Türkiye için bazı fırsatlar ve zorluklar yaratabileceğine dikkat çekti. Turhan, “Ülkemizin esnek bir dış ticaret stratejisi izleyerek gelişmeleri yakından takip etmesinin oldukça önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.
Geçtiğimiz yılı 4 milyar dolar ihracatla kapatan armatür, valf, vana, musluk ve sıhhi tesisat ekipmanları sektöründe, 2024 yılı ekim ayı ve Ocak-Ekim dönemi ihracat rakamları açıklandı. Sektör, ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına oranla miktar bazında yüzde 1,3 oranında daha az ihracat yapmasına karşın, kilogram başına birim fiyatın 6,24 dolardan 6,52 dolara yükselmesi ile toplam ihracat değer bazında yüzde 3,2 artışla 350,5 milyar dolara yükseldi. Ocak-Ekim dönemine bakıldığında ise sektör ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,04 düşüşle 3 milyar 334 milyon dolara geriledi.
Ekim ayında en fazla ihracat yapılan ülke 38,6 milyon dolarla Almanya oldu
Ekim ayında en fazla ihracat yapılan ülke 38,6 milyon dolarla Almanya olurken, onu 18,9 milyon dolarla Rusya ve 16,4 milyon dolarla Irak takip etti. Ekim ayı ihracatında yüzdesel bazda en büyük artış ise yüzde 73,3 ile Fas’a kaydedildi. Fas’a 9,6 milyon dolar ihracat yapılırken, İtalya’ya yüzde 29,96 artış ile 13,1 milyon dolar ihracat gerçekleştirildi. Ekim’de Polonya’ya ihracat yüzde 27,59 artışla 11 milyon dolara, Özbekistan’a ihracat da yüzde 21,17 artışla 9,7 milyon dolara çıktı.
Ocak-Ekim döneminde ise en büyük pazar olan Almanya’ya 392,9 milyon dolar, Rusya’ya 194,9 milyon dolar, Irak’a da 150,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi.
Sektörün geleceğinde ihracatın payı çok önemli
ARMATÜR Derneği’nden yapılan açıklamada, büyük çoğunluğu orta ve küçük boyuttaki işletmelerden oluşan sektörün yüzde 70 civarında bir kapasite kullanım oranına sahip olduğu kaydedildi. Sektör ihracatçılarının Asya pazarlarında kalite ve standartlar ile, Avrupa pazarlarında ise rekabetçi fiyatlar ile öne çıktığı belirtilen açıklamada, “Sektörün otomasyon, AR-GE, ÜR-GE, yerel yan sanayi, e-ihracat, marka ve belgelendirme alanlarında yatırıma ihtiyacı bulunuyor. KDV destekleri ve kamu alımlarındaki yerlileşme eğilimleri ise sektörün avantajları arasında yer alıyor. Yerli ham madde üretimi, satış artışı, finansman desteği ve teknoloji alanlarında beklenen gelişmelerin büyümeyi destekleyeceği düşünülüyor. Sektörün geleceğinde ise ihracatın daha büyük bir paya sahip olacağını öngörüyoruz.” denildi.
“Trump fırsat da yaratabilir zorluk da“
Açıklanan rakamları değerlendiren ARMATÜR Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan, dünya genelinde yaşanan savaşlar ve jeopolitik gerilimlerin ihracatçıyı olumsuz etkilemeye devam ettiğine dikkat çekti. Küresel boyutta bir daralma yaşandığını ve İSO dünyadaki Küresel İmalat Satınalma Yöneticileri Endeksi’nin (PMI) ekim ayında 49,4’e yükselmesine rağmen, 50,0 eşiğinin altında kalmasıyla dünya imalat sanayinin son çeyreğe zayıf başladığını ifade eden Turhan, şunları söyledi:
“Geçtiğimiz günlerden ABD’de gerçekleşen seçimlerde Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesi Türkiye için bazı fırsatlar ve zorluklar yaratabilir. Daha önceki başkanlık döneminde izlediği korumacı politikalarla biliniyor ve Çin gibi ülkelere karşı yüksek tarifeler uygulamıştı. Böyle bir yaklaşımı yeniden benimserse, ABD’nin Asya yerine Türkiye’den ürün almayı tercih etmesi gibi bir fırsat doğabilir. Özellikle tekstil, beyaz eşya, elektronik gibi sektörlerde Türkiye, ABD’ye daha fazla ihracat yapabilir. Ancak Trump’ın “Önce Amerika” politikası, ithalatı azaltmaya ve iç üretimi artırmaya yönelik olabilir. Bu durum, genel olarak ABD pazarına yönelik ihracatı zorlaştırabilir. Türkiye gibi ülkelerden ithalatı azaltmaya yönelik vergi ve gümrük duvarları uygulanması olasılığı da mevcut. Ülkemizin esnek bir dış ticaret stratejisi izleyerek gelişmeleri yakından takip etmesinin oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.”
