Güneydoğu Anadolu’da bölgenin toplam ihracatının yüzde 29,1’ini gerçekleştirerek ihracat liderliğini sürdüren hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün 11 aylık ihracat geliri 3,1 milyar dolara ulaştı. Hububat alanında Türkiye’nin en fazla ihracatını yapan bölgenin sektör geneli içindeki payı yüzde 28,6 oldu. Bu yıl buğday unu ihracatında yaşanan gerilemeye bağlı olarak, bölgede en fazla ihraç edilen ürünler olarak makarna ve ayçiçek yağı öne çıktı. Güneydoğu’dan gerçekleştirilen makarna ihracatının 1 milyon ton sınırına yaklaştığı 11 aylık dönemde, bölgedeki ihracatçılar Türkiye’nin toplam makarna ihracatının 64,7’sini gerçekleştirerek 560 milyon dolar kazanç sağladı. En büyük ihracat pazarı yüzde 33,5 pay ile Irak’ın olurken, onu sırasıyla Suriye ve ABD takip etti.
“Suriye’ye hububat ihracatımızda yüzde 100’e yakın bir artış potansiyeli var”
Bölgenin hububat ihracatında yüzde 8,1’lik payı ile ikinci sırada yer alan Suriye’de yaşanan gelişmeleri değerlendiren Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Celal Kadooğlu şunları söyledi:
“Bu yıl küresel ekonomideki durgunluğa bağlı olarak talep tarafında gözlenen düşüş eğilimi, geride kalan 11 aylık dönemde Suriye ile ticaretimize yansımadı. Bölgemizin bu dönemde Suriye’ye gerçekleşen hububat ihracatı yüzde 10’luk yükselişle 250 milyon doları aştı. Sektörün tüm Türkiye genelindeki 457 milyon dolarlık ihracatı içinde yüzde 54’e denk gelen bu oran, Suriye’nin bölgemiz için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Fakat ülkedeki iç karışıklığa ve uzun yıllardır devam eden savaş şartlarına bağlı olarak, mevcuttaki bu ticari hacmin iki ülke arasındaki gerçek potansiyeli yansıttığını söylemek güç. Örnek olarak, nüfus bazında Suriye’nin yaklaşık 2 katı büyüklüğe sahip olan Irak’a, Suriye’nin 4 katından fazla hububat ihraç ediyoruz. Bu da demek oluyor ki, Suriye’de yüzde 100’e yakın bir artış potansiyeli var; gıda arz güvenliği noktasında imkanlarımızı Suriye’ye daha fazla sunmak istiyoruz.”
“Suriye halkı temel gıda ürünlerinde Türk malını tercih ediyor”
2023 verilerine göre ayçiçek yağı ve buğday unu ithalatının yüzde 70’ini Türkiye’den tedarik eden Suriye’deki ailelerin, ülkemize duydukları güven nedeniyle pek çok temel gıda ürününde Türk malını tercih ettiklerini ifade eden Kadooğlu, yeni dönem hakkındaki beklentilerini şu şekilde ifade etti:
“Bugüne kadar milyonlarca insanın evlerini terk etmiş olmaları ülke ekonomisini olumsuz etkilemiş, Suriye’nin alım gücünü de maalesef aşağı çekmişti. Bölgedeki son gelişmelere bağlı olarak Suriye’ye dönme kararı alanlar, bizim misafirperverliğimize ve halkımızın dayanışma ruhuna duydukları dostluğu da ülkelerine taşıyorlar. Suriye’de güvenli bir ortamın yeniden sağlanması ve insanların yeniden refah içinde yaşaması, en çok bizi mutlu eder. Sağlayacağımız iş birlikleri, iki ülke ekonomisine de katkı sağlar. Coğrafi konumu itibarıyla jeostratejik anlamda büyük bir öneme sahip olan Suriye ile ticari partner olmanın, Orta Doğu’da yeni pazarlara açılma noktasında bölgemize güç katacağına inanıyoruz. Her zaman ifade ettiğimiz üzere, Güneydoğu’da faaliyetlerini sürdüren iş insanları olarak; Suriye halkı ile köklü bağlarımız ve uzun yıllara dayanan güçlü bağlantılarımızla, bu sürece elimizden gelen katkıyı sağlamaya hazırız.”
Türkiye’nin ve bölge ülkelerinin güvenliğini yakından ilgilendiren Suriye sorununda gösterdiği hassasiyet ve Suriye’de yeni bir dönemin başlamasındaki güçlü katkılarından dolayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve hükümete teşekkür eden Kadooğlu, “Bu yeni süreç sadece sektörümüzün için değil, özellikle Gaziantep ve Şanlıurfa’daki birçok sektörün canlanmasında önemli rol oynayacaktır” dedi.