Dar bantta hareket eden döviz kurlarının ve yüksek enflasyon oranlarının sektörü olumsuz etkilediğini belirten ARMATÜR Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan, enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve döviz kuru destekleri gibi önlemlerle sektördeki firmaların rekabet gücünün artırılmasının, yıl sonu hedeflerine ulaşmada kritik bir rol oynayacağını belirtti.
2024 yılı Ocak-Temmuz dönemine ait armatür, valf, vana, musluk ve sıhhi tesisat ekipmanları sektör ihracat verileri açıklandı. Bu verilere göre sektör, ihracat performansında istikrarını koruyarak 2 milyar 313 milyon dolarlık bir ihracat rakamına ulaştı. Özellikle temmuz ayında ihracat, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13,4 oranında artarak 352 milyon dolar seviyesine ulaştı.
Sektörde kapasite kullanım oranı yüzde 70’ler seviyesinde seyrederken, Ocak-Temmuz döneminde ihracat birim fiyatı 6,04 dolardan 6,34 dolara yükseldi. Bu artış, sektördeki canlılığın ve küresel pazarda Türk ürünlerine olan talebin devam ettiğine işaret etti
Almanya ihracatta ilk sırada
Sektörün en fazla ihracat yaptığı ülkeler arasında Almanya, 39,4 milyon dolarlık ihracatla ilk sırada yer aldı. Almanya’yı 30,3 milyon dolarla Rusya, ardından 15,9 milyon dolarla Irak izledi. Özellikle Fas’a yapılan ihracat ise geçen yılın temmuz ayına göre yüzde 73,5 artışla 7,8 milyon dolara ulaşarak dikkat çekici bir büyüme sergiledi. Bu, Fas pazarının Türk ürünlerine olan ilgisinin arttığını gösterdi.
İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Denetim Kurulu Üyesi ve ARMATÜR Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan, ihracat verilerini değerlendirirken sektörün karşılaştığı ekonomik zorluklara dikkat çekti. Turhan; Türkiye İmalat PMI rakamının temmuz ayında 47,2 seviyesine gerilemesinin, imalat sanayisindeki talebin zayıflığını, son 9 aylık dönemde ilk kez 10 sektörün tamamında siparişlerin yavaşlamasını, yüksek faiz ve sıkılaştırma politikalarının reel sektörü zorladığını ortaya koyduğuna işaret etti. Ayrıca, dar bantta hareket eden döviz kurları, Türk lirasının döviz karşısında yeterince değer kazanamaması ve yüksek enflasyon oranlarının sektörü olumsuz etkilediğine dikkat çeken Turhan, Temmuz 2024’te Türkiye’nin enflasyon oranının yüzde 61,78 olarak gerçekleştiğini ve bu durumun üretim maliyetlerini önemli ölçüde artırarak rekabet gücünü azalttığını kaydetti.
Düşük kâr marjıyla satış
Turhan, yüksek maliyetler nedeniyle sektördeki firmaların ya müşteri kaybı riskine girerek yüksek fiyatlar verdiğini ya da pazarlarını korumak adına düşük kar marjlarıyla satış yapmak zorunda kaldığını belirtti. Turhan, “Özellikle ham maddelerin dolarla alınması ve ihracatın büyük kısmının Euro bölgesine yapılması, kar marjlarında düşüşe yol açtı. Sektör, enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve döviz kuru desteklerinin sağlanması gibi önlemlerle ihracatta rekabet gücünü artırmayı hedefliyor.” diye vurguladı.
Dünya genelinde yaşanan gerilimler ve jeopolitik risklerin de sektör ihracatını etkilediğine vurgu yapan Turhan, “ABD’deki resesyon ihtimali, Avrupa’daki ekonomik ve siyasi istikrarsızlıklar, Ortadoğu’da artan gerilimler küresel piyasaları zorlamaya devam ediyor. Bu zorlu küresel ortamda, Türk ihracatçılarının da bu değişimlerden olumsuz etkilendiği gözlemleniyor.” dedi.
Sektörün yıl sonu hedefi ise bu zorluklara rağmen ihracatını artırarak 2023 yılı performansını geçmek ve yeni pazarlarda daha güçlü bir konum elde etmek.
