Yatırım fonları son dönemde yatırımcılar açısından daha fazla ilgil görmeye başladı. Sadık Mazanoğlu, yatırımcılar açısından rehber niteliğinde bilgiler paylaştı.
Borsanın gözde bir yatırım aracına dönüşmesiyle birlikte, buradaki yatırımcı sayısı 8,6 milyona kadar ulaştı. Yatırım fonları da bu noktada ilgi çekmeye başladı. Ancak yatırım fonlarının yapısı ve çeşitliliği henüz yatırımcılar tarafından tam olarak bilinmiyor.
Osmanlı Yatırım‘da yatırım danışmanı olan Sadık Mazanoğlu, tclira.com okuyucuları için yatırım fonlarını anlattı.
1-Fon ve hisse senedi farkı nedir?
Aslında bu soruya cevap verirken fon ve hisse senedinin tanımını yaparak başlamak daha doğru olacaktır. Hisse senedi, bir şirket tarafından ihraç edilen ve ortaklık sermaye payını temsil eden kıymetli bir evraktır. Yani bir şirketin hisse senedini aldığınızda aslında o şirkete ortak olunur.
Adı üzerinde ilgili şirketin hissesini almış olursunuz. Böylelikle yatırım yaptığınız şirketin kâr payına, diğer adıyla temettüsüne de sahip olunarak, ilgili şirketin değerindeki artışa ek olarak kârdan da pay alıyorsunuz. Ancak elinizdeki para ile sınırlı sayıda şirkete ortak olabilirsiniz. Ayrıca hissesini alacağınız şirketle ilgili ciddi bir araştırma yapmanız gerekir.
Yatırım fonları ise kişilerden topladıkları paralar karşılığı, hisse senedi, tahvil gibi sermaye piyasası araçlarından ve kıymetli madenlerden oluşan portföyleri yönetirler. Her bir yatırımcı, fonun sahip olduğu portföyün bir kısmını temsil eden katılma payını alarak fon portföyüne ortak olur. Yani kısacası, yatırım fonlarında, yatırımcılardan toplanan paralar, onlar adına çeşitli şekillerde değerlendirilir.
Bu tasarruflar portföy yönetim şirketlerindeki piyasa profesyonelleri tarafından yönetildiğinden, küçük birikimleri bile burada değerlendirme, menkul kıymetlerin sabit getirili, dövize endeksli ve hisse senedi gibi araçlarla çeşitlendirerek riski azaltma imkanı sağlanmış olur. Bunun yanında bireysel hisse senedi yatırımında menkul kıymetlerin değerlemesi ve kontrolü ile kupon, faiz ve temettü tahsili gibi operasyonel işlemler fon yatırımı yapıldığında fon yönetimince yapılacağından, yatırımcılar vade takibi, tahsil etme gibi zaman ve kaynak kullanımını gerektiren işlemlerden kurtulur.
2-Kaç çeşit fon vardır?
Yatırım fonları daha çok yatırım yaptığı ürüne göre adlandırılır. Belli başlı fon türlerini şu şekilde belirtebiliriz.
Para Piyasası Şemsiye Fonu – Toplam fon varlığı, vadesine maksimum 184 gün kalmış olan para ve sermaye piyasası araçlarından oluşan, ve portföyünün günlük hesaplanan ağırlıklı ortalama vadesi maksimum 45 gün olan fonları kapsar.
Borçlanma Araçları Şemsiye Fonu– Toplam fon varlığının en az yüzde 80’i, devamlı olacak şekilde, yerli ya da yabancı kamu veya özel sektör borçlanma araçlarına (Tahvil, Eurobond, Bono vb.) yatırılan fonları kapsar.
Hisse Senedi Şemsiye Fonu – Toplam fon varlığının en az yüzde 80’i, devamlı olacak şekilde hisse senetlerine yatırılan fonları kapsar.
Katılım Şemsiye Fonu – Portföyünün tümü SPK’nın uygun bulduğu faize dayalı olmayan para ve sermaye piyasası araçlarından meydana gelen(ortaklık payları, kira sertifikası vb.) fonları kapsar.
Kıymetli Madenler Şemsiye Fonu – Toplam fon varlığının minimum yüzde 80’i, devamlı olacak şekilde, kıymetli madenler borsasında işlem görmekte olan veya kıymetli madenlere dayalı olan sermaye piyasası araçlarına yatırılan fonları kapsar.
Fon Sepeti Şemsiye Fonu – Toplam fon değerinin minimum yüzde 80’i, devamlı olacak şekilde, borsa yatırım fonları ve çeşitli diğer fonlardan oluşan fonları kapsar.
Değişken Şemsiye Fonu – Yukarıdaki fon çeşitlerinde belirtilen sınırlamalar dışında kalan fonlardır.
Karma Fon – Her birinin değeri fon portföyünün yüzde 20’sinden az olmayacak şekilde, fon portföyünün en az yüzde 80’ini ortaklık paylarına, borçlanma araçlarına ve kira sertifikalarına yatıran ve sermaye kazancı elde etmeyi hedefleyen fondur.
Serbest Fon – Katılma payları sadece nitelikli yatırımcılara satılmak üzere kurulmuş olan fonları kapsayan şemsiye fonlardır.
3-Hangi platformlar üzerinden fon satın alınabilir?
Fon alım satımı, ilgili fonun kurucusunun fonun izahnamesinde ilan ettiği kurumlarda alınıp satılabilir. Detaylandırmak gerekirse, SPK tarafından uygun görülen fonların alınıp satıldığı merkezi bir fon dağıtım platformu olan TEFAS aracılığı ile ya da kurucunun veya fon katılma pay alım satım aracılık sözleşmesi imzaladığı yatırım kuruluşlarından telefonla, internet bankacılığı ya da mobil uygulamaları üzerinden gün içinde belli saatlerde alınıp satılır. Tefas’a açık olan serbest fonlarda bu şekilde işlem görmektedir.
4-Neden bazı fonlar sadece nitelikli yatırımcı içindir?
Öncelikli nitelikli yatırımcı kavramını açıklayalım. Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yapılan tanımlamaya göre, ‘nitelikli yatırımcı’ kavramı en az 1 milyon TL değerli finansal varlığa sahip olan yatırımcılardır.
Bahsettiğiniz fonlar daha çok serbest fon grubundaki fonlardır. Serbest fonlar, yatırım fonları kategorisinde yer alan ve sadece nitelikli yatırımcıların yatırım yapabildiği menkul kıymet fonlarıdır. bu fonlar isminden de anlaşılacağı üzere, portföyünde bulunabilecek yatırım araçları ve yönetim stratejileri bakımından herhangi bir kısıtlamaya tabi değildirler. Sıklıkla uluslararası piyasalarda çok duyduğumuz ‘hedge fon’ ifadesinin bizdeki karşılığı olarak düşünebiliriz. Kuruluş amacı ve nitelikleri bakımından riskli yatırım fonları kategorisinde değerlendirilirler.
Fon yatırımı kısa süreli olarak yapılabilmektedir. Fon yöneticisi bu giriş ve çıkışlara göre pozisyon artırıp azaltmak durumundadır. Küçük bakiyelerle yapılan alım satım işlemleri operasyonel yük ve zaman kaybına neden olmaktadır. Bu nedenle serbest fon olmasa bile bazı fonlarda sadece nitelikli yatırımcı alım satımlarına açıktır.
5-Bireysel yatırımcılar fon alırken nelere dikkat etmelidir?
Öncelikle yapılan yatırımda risk ve vade tercihi çok önemlidir. Bu doğrultuda uygun risk değerine ve uygun vade yapısındaki ürünlere sahip yatırım fonlarına yatırım yapmayı değerlendirmemiz gerekir.
Kısa sürede risk içermeyen bir yatırım düşünülüyorsa para piyasası veya kısa vadeli borçlanma aracı fonları tercih edilmelidir. Eğer bu şartlarla hisse senedi, döviz, altın, eurobond vb. ürünlere yatırım yapan fonlar tercih edilirse hem riskli ürün hem de yanlış vade seçilmiş olduğundan yatırım profiline uygun olmayan bir yatırım yapılmış olur. Hisse senedi, döviz, altın, Eurobond vb. ürünlere yatırım yapan fonları tercih eden yatırımcının günlük dalgalanmalardan ziyade, orta/uzun vadede yüksek getiri hedefleyen yatırımcı olması gerekir.
Yatırım fonunu tercih ederken piyasanın geleceğe ilişkin beklentileri dikkate alınmalıdır. Özellikle belirli temalar (enerji, iklim değişikliği, elektrikli araç, sağlık vb.) konjonktürel olarak ilginin artıp azaldığı unsurlardır.
Ayrıca getiri analizleri esnasında; geçmiş dönem getirilerinin önemli ancak gelecek dönem getirileri için garanti teşkil etmediğini de göz önünde bulundurmalıyız.
Özetlersek, risk düzeyi, geçmiş performans, gider oranları, fonların türü, portföy bileşimi ve stratejisi, alınıp satılabileceği yerler, işlem saatleri, ve alım satım şartları dikkat etmemiz gerekenler diyebilirim.
6-Eklemek istedikleriniz…
Türkiye’de yaşayıp vergiden şikayet etmeyen toplum kesimi yoktur herhalde. Vergisel anlamda avantajlı fonları da belirtmek isterim. Yatırım fonlarında stopaj yüzde 10 olarak uygulanır. Ancak pandemi döneminde bazı fonlar için gelen avantajlar 2023 sonuna kadar devam ediyor. 23.12.2020 – 31.12.2023 tarihleri arasında (bu tarihler dahil) iktisap edilen (değişken, karma, Eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ile unvanında ‘döviz‘ ifadesi geçen yatırım fonları hariç) yatırım fonlarında elde edilen gelir ve kazançlar için stopaj oranı yüzde 0 olarak uygulanmaktadır. Kurumlar için stopaj oranı yüzde 0’dır. Kurumsal yatırımcıların fon kazançları Kurumlar Vergisi’ne tabidir.