Ekonomist Murat Sağman, Integral Forextv’de Perihan Tantuğ’un moderatörlüğünde gerçekleşen ‘Büyük Resim’ programına katıldı. Borsada siyasi tedirginlik mi var? Sorusunun tartışıldığı programda Sağman, Moodys Fitch ve SNP’ye göre bir adım gerideydi. Fitch’te not konusunda bir değişiklik beklenmiyor ancak görünümü pozitif yapabilir mi? Sorusu var. Görünümü pozitif yapmak demek 6-9 ay içerisinde yeniden bir değerlendirme yaparak orada bir not artırımı gelebilir olması demektir” şeklinde konuştu.
“Bizim maliye politikalarına destek olursa enflasyon da düşer”
Bu sefer yatırım yapılmanın iki not altına geleceğini ifade eden Sağman, “Bir kısım diyor ki görünümü durağanda tutar ama gerçekten not artırmak isterse arada da görünümü değiştirebilir. Diğer taraftan da görünümü pozitife çeker. Bizim maliye politikalarına da destek olursa enflasyon da düşer. Ekonomi konularında bir de siyaset konularında iyiye bir gidiş olursa bir not artırımı da tekrar yapabilir diye bir beklenti var. Pozitife çekip daha sonra bunu durağana da çekebilir. Onun için ben belki de bir pozitif yapma ihtimalini görüyorum ama dediğim gibi maliye politikalarında tam bir destek olmadığı için belki de durağanda bırakıp bu gelişmelerden sonra ara bir yerde görünüm değişikliği yapabilir. Onlar da artık enflasyonun tamamen düşüşe geçtiğini görmek istiyorlar, tabi ki bu kararlarda siyasetin de mutlaka bir etkisi oluyor. Bunu canlı yaşadık. Mayıs 2013’te Moody’s notumuzu artırdığı zaman Erdoğan ile Oboma’nın görüştüğü gündür. Tabi bu kadar tesadüf olamaz. Gündüz görüşüp akşam not artırımı gelmişti. Derecelendirme kuruluşlarında bir çok kriter var. Bunlardan biri siyasetteki gelişmeler” dedi.
“Muhtemelen mart ayında faiz indirimiyle karşı karşıya olacağız“
Enflasyon raporunda gelecek hafta bir revizyon beklemediğini belirten Murat Sağman, “Ben erken olacağını düşünüyorum. Zaten 4 tane toplantı olacak. Gidişata göre ikinci veya üçüncü toplantısında enflasyonu yukarıya doğru revize edebilir çünkü Merkez Bankası’nın bu seneki hedefi yüzde 21. Üst bandını alırsak yüzde 26. Şu anda tam sınırdayız. Genelde piyasaya baktığımda 30 civarı bir rakam bekleniyor” ifadelerini kullandı. “Bence ocak enflasyonu önemli olacak” diyen Sağman, “4,3- 4,5 civarı bir enflasyon bekleniyor. Böylece enflasyon rakamı da 42’lere inecek. Şubatta da yüzde 3-4 arası bir oran gelebilir. O da bize enflasyonu yüzde 40’lara kadar indirecek. Muhtemelen 7 Martta yapılacak toplantıda da bir faiz indirimiyle karşı karşıya olacağız. Şubatta yok, martta da faiz yüzde 45’ten yüzde 42.5’e inecek” açıklamasını yaptı.
“Faiz cazibesini kaybetse de yine fonlar var”
Mevduatta stopaj artarsa mevduatın getirisinin otomatik olarak düşmesiyle mevduata ilginin azalabileceğini belirten Sağman, “Stopajı yüzde 10’dan, yüzde 15’e getirmen demek yaklaşık 2 buçuk puanlık bir azalış demektir ifadelerini kullandı. Sağman, 2.5 puan daha getirinin ineceğini belirtirken martta 2 buçuk puan daha indirileceğini söyledi. “TL’deki cazibe dövize daha fazla bakmaya başlayacak” diyen Sağman “Gayrimenkul de olabilir ancak gayrimenkuldeki faiz indirimleri çok hızlı gelmeyecektir. Ona bakmak gerekiyor. Faiz cazibesini kaybetse de yine fonlar var. Tahvil bono fonları, ÖST fonları, likit fonlar ama dediğim gibi cazibe azaldıkça ilk bakılacak yer döviz olacak ama döviz bakıldığı zaman da artık çok sağlam bir Merkez Bankası var. 28 milyar dolar KKM’de duran bir para var ama dediğim gibi Merkez Bankası bunu karşılayabilir. TL’nin cazibesini de çok fazla düşürmemek lazım Merkez Bankası bunu söylüyor zaten, faizi düşürse de enflasyon üzerinde bir faiz vereceğini söylüyor. Eğer enflasyon 40’ın altında kalıcı inmezse belki o zaman nisan ayında pas geçebilir” diye konuştu.
“Borsanın üzerinde bir Ekrem İmamoğlu baskısı var”
Borsanın alt tarafta 9800 üst tarafta ise 10.200 seviyesinde sıkıştığını vurgulayan Sağman, “Borsanın üzerinde bir Ekrem İmamoğlu baskısı var. Bu yaşanan net olarak İmamoğlu baskısı çünkü benim düşüncem İmamoğlu üzerinde bir baskı olmasaydı ben borsanın en az yüzde 5-6 yukarıda olmasını beklerdim” diye konuştu. Bu ülkede bir erken seçim olacaksa bunu sadece bir kişinin bildiğini ifade eden Sağman, “Bu kişi Devlet Bahçeli’dir. Sayın Bahçeli bir erken seçim isterse gerçekleşir. Şu anda istemiyor gibi sayın Bahçeli fikir de değiştirebilen bir lider. Onu geçmişte gördük. Son erken seçim ilan ettiğinde önceleri böyle bir görünüm vermemişti. 2028’e kadar devam edecek bir iktidar var. Böyle bir durum riske edilir mi onu da bilmiyorum. Bizim tarafımızdan baktığımızda piyasanın bir erken seçim fiyatlaması yaptığını düşünmüyorum” dedi.
“Çözüm yolu daha çok teşvik ve yardımdır”
Türk-İş’in açıkladığı ve asgari ücretin daha ilk aydan açlık sınırının altına geldiğini ifade ettiği rapor üzerine de değerlendirme yapan Sağman, Ülkenin en büyük sorunun bu olduğunu söylerken şöyle konuştu: Bu durumu düzeltecek yapı hükümettir. Bu düzeltilebilir. Aslında bunun formülleri bellidir. Biz bunu söylüyoruz. Gıdada büyük sorun var değil mi, bu alanlarda daha çok teşvik ve yardım yapılmalıdır. Asgari ücret yüzde 30 arttı çünkü kamuda yeterince tasarruf yok. Yeniden değerleme oranı yüzde 43 oldu. Senin asgari ücretin ya da maaşın yüzde 30 civarında artarken diğer fiyatların yüzde 45-50 arttığını görüyorsun çünkü kamuda yapılan bir tasarruf yok. Garanti ödenen projeler var, bunların bir kısmını keseceksin, lüks harcamalar varsa bunları keseceksin. Kamu ne kadar tasarruf ederse o tasarruf payını buraya dağıtacaksın” diye konuştu.
