Afyon, Eskişehir ve Mersin’deki üretim tesislerinde sürdürdüğü kapsamlı sürdürülebilirlik projeleri ile çimento sektörünün yeşil dönüşümüne öncülük eden Çimsa, IFC’den70 milyon dolarlık yeşil kredi (greenloan) temin etti.
Dünya Bankası Grubu’nun özel sektör kolu olan Uluslararası Finans Kurumu (IFC – International Finance Corporation), Sabancı Topluluğu şirketlerinden Çimsa ile 70 milyon dolarlık yeşil kredi anlaşmasına imza attı. Söz konusu kredi, Çimsa’nın Türkiye’deki üretim merkezlerinde hayata geçirdiği sürdürülebilirlik projelerinin finansmanı için kullanılacak.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan IFC Orta Doğu, Orta Asya ve Türkiye’den Sorumlu İmalat, Tarım ve Hizmetler Bölge Endüstri Müdürü Lukas Casey, “Bu yatırım, Türkiye’deki sürdürülebilir kalkınmayı destekleme konusundaki kararlılığımızın önemli bir göstergesi. Çimsa’nın karbon ayak izini azaltmasına yardımcı olarak, sadece çevresel sürdürülebilirliği desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda Türk çimento sektörünün rekabet gücünü de artırıyoruz. Ve aslında bu iki hedefin bir arada gerçekleşebileceğini gösteriyoruz” dedi.
“Türkiye’nin yeşil dönüşümüne öncülük etmekten büyük gurur duyuyoruz”
Çimsa CEO’su Umut Zenar ise, şirket olarak sürdürülebilirliği sadece geçici bir trend olarak değil, dünyada hızla büyüyen yeni bir ekonomi olarak gördüklerinin altını çizerken, “Bugün Çimsa’nın tüm tesislerinde kararlı bir şekilde gerçekleştirdiğimiz sürdürülebilirlik yatırımlarıyla, kendi sektörümüzde bu yeni ekonominin öncüsü olmayı amaçlıyoruz. Bunu yaparken, çimento ve yapı malzemeleri sektörünün gerçekliğinin farkındayız. Bu bize ilave bir sorumluluk da yüklüyor. Eğer biz kendi sektörümüzde bu sürdürülebilirlik dönüşümünü sağlayabilir, ürünlerimizi, tesislerimizi, tedarik zincirimizi yeşil seferberliğin bir parçası haline getirebilirsek, sadece kendi sektörümüze değil, diğer tüm iş kollarına da önemli bir mesaj vermiş olacağız. Biz bugüne kadar Çimsa olarak, yatırımlarımızla, küresel açılımımızla, ürün çeşitliliğimizle, Türk yapı malzemeleri sektörüne örnek olduğumuza inanıyoruz. Son yıllarda, alternatif yakıt, alternatif hammadde, yenilenebilir enerji ve klinker azaltımı gibi konularda ortaya koyduğumuz çalışmalarla, örnek olma misyonumuzu sürdürülebilirliğe taşımaktan ve Türkiye’nin yeşil dönüşümüne öncülük etmekten büyük gurur ve mutluluk duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
“Son yıllarda artırdığımız küresel ayak izimizi, ülkemiz için bir katma değere dönüştüreceğiz”
Sürdürülebilirlik konusundaki çabalarının, kendi alanında dünyanın en saygın organizasyonlarından IFC tarafından tescil edilmesinden büyük mutluluk duyduklarını da sözlerine ekleyen Umut Zenar, “Biz bu anlaşmayı, IFC ile uzun vadeli bir iş ortaklığının başlangıç noktası olarak görüyoruz. Orta vadeli SBTi hedeflerimiz doğrultusunda, IFC sadece Çimsa’ya finansman sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda karbon azaltma yolculuğumuzda yön verecek. Çimsa’nın net ihracatçı bir şirket olduğu göz önünde bulundurulduğunda, bu iş birliği sınırda karbon vergisi uygulamasına adaptasyon süreçlerimize de çok büyük bir katkı sunacak. Son yıllarda artırdığımız küresel ayak izimizi, ülkemiz için ilave bir katma değere dönüştürerek, bu topraklara karşı olan sorumluluğumuzu da yerine getirmeyi sürdüreceğiz” dedi.
Yeşil Finansman Çerçevesi’ni yayımladı
Gerçekleştirdiği sürdürülebilirlik yatırımlarıyla eş zamanlı olarak Yeşil Finansman Çerçevesi’ni de geçtiğimiz günlerde kamuoyu ile paylaşan Çimsa, karbonsuzlaşma yol haritasını 6 ana odakta şekillendiriyor. Alternatif hammadde, alternatif yakıt, ürün dönüşümü, termal ve elektrik verimliliği, yenilenebilir enerji ve yeni teknolojiler alanlarında yatırımlarını ve çalışmalarını devam ettiren Çimsa, Mersin ve Münih’teki Ar-Ge merkezlerinde gerçekleştirdiği inovasyon çalışmalarını da döngüsel ekonomi temelinde inşa ediyor.
Klinker kullanım oranını 4 yılda 10 puan birden düşürdü
Emisyon yönetiminde klinker oranını düşürmeyi en büyük önceliklerinden biri olarak gören Çimsa, bu alanda gerçekleştirdiği inovasyon ve ürün dönüşümü çalışmaları sonucunda, 2020 ve 2024 yılları arasında klinker kullanım oranını %10 aşağı çekti.
Türk çimento sektöründe alternatif yakıt teknolojisine öncülük eden Çimsa, 2023 itibarıyla bu alanda yüzde 30’luk kullanım oranına ulaştı. Söz konusu oran, bugün itibarıyla Türkiye’de ortalama yüzde 12 seviyelerinde seyrediyor.
Afyon ve Eskişehir tesisleri ihtiyaç duydukları elektriği yenilenebilir kaynaklardan üretecek
Çimsa genelinde, yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrik enerjisi kullanım oranı 2023’te yüzde 54 olarak gerçekleşti. 2030 yılında bu oranın yüzde 80’in üzerine çıkarılması hedefleniyor.
Çimsa, Afyon tesisindeki güneş enerjisi santralı (GES) yatırımını 2023 yılında tamamlamasının ardından, geçtiğimiz aylarda Buñol fabrikasında 4,2 milyon Euro yatırımla kurduğu GES’te enerji üretimine başladı.
Çimsa Eskişehir tesisinde kurulacak ve 14,2 MWp DC kurulu güçle yıllık yaklaşık 19 milyon kWh elektrik enerjisi üretecek santralin çalışmaları da devam ediyor. Tüm bu çalışmalarla birlikte Türkiye’de Afyon ve Eskişehir fabrikalarının, ihtiyaç duydukları elektriği tesislere entegre şekilde üretileceği bir planlama gerçekleştiriliyor.
Çimsa, dünyanın en saygın uluslararası standartlarından Bilim Temelli Hedefler Girişimi tarafından da onaylanan yol haritasıyla, 2030 yılı yakın dönemli sera gazı emisyon hedeflerine ulaşmak için kararlılıkla çalışmayı sürdürüyor.