ICT Cloud markasıyla Avrupa pazarında büyümeyi hedefleyen Bulutistan, Turcorn 100 Programı’na kabul edilen Türkiye’nin ilk ve tek bulut hizmet sağlayıcısı olarak unicorn olma hedefiyle yurt içi ve yurt dışındaki büyüme yolculuğunu sürdürüyor.
Özge Seskir Güvendik
Bulutistan’ın global ve Türkiye bulut pazarıyla ilgili büyüme beklentilerinin yanı sıra, sektörlerin bulut saklama trendleri ve yeni dönemdeki büyüme hedefleri şirket kurucusu ve CEO’su Begim Başlıgil, Türkiye Genel Müdürü Gökhan Gençtürk ve CTO Hakan İnanır tarafından İstanbul’da düzenlenen bir basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaşıldı.
Kurumlara en iyi ve ihtiyaca yönelik özelleştirilmiş hizmeti veren Bulutistan’ın kuruluşu 2015 yılına dayanıyor. Avrupa pazarına Almanya’nın finans ve telekomünikasyon merkezi Frankfurt’ta geçen yıl kurduğu ICT Cloud markasıyla giren Bulutistan, bu pazarda yüzde 100 Türk sermayeli yatırımcı olarak uçtan uca bulut hizmeti verecek. Toplantıda Avrupa pazarında faaliyet gösteren ICT Cloud GmbH’nin ana firma olan ICT Bulut Bilişim A.Ş’nin yüzde 100 iştiraki olduğunu dile getirildi.
Şirket kurucusu ve CEO’su Begim Başlıgil, Türkiye’de en büyük 500 şirketin yaklaşık 380’ine hizmet veren Bulutistan’ın, uluslararası bir teknoloji şirketi olmayı hedeflerken unicorn olmaya yaklaştığını ve yeni vizyonlarının “globalleşme” olduğunu ifade etti. Finans ve perakende sektörlerinde ciro bazında en fazla büyümeyi gerçekleştirdiklerini ifade eden Başlıgil, dünyada dijital dönüşümün hız kazanmasının bulut bilişim çözümlerine ihtiyacı artırdığını belirterek, 2023 yılı itibarıyla yaklaşık 600 milyar dolar olan küresel bulut pazarı büyüklüğünün 2027 yılında yaklaşık 900 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini söyledi. Başlıgil, Türkiye’de ise henüz olgunlaşma aşamasında olan bulut pazarının 500 milyon dolar civarında olduğunu ve birkaç yıl içerisinde 1 milyar dolar seviyesine ulaşmasını tahmin ettiklerini vurguladı.
“Ben yapabiliyorsam herkes yapar, o zaman yapmak zorundayım”
Başlıgil, dünyada trend topic olarak en çok konuşulan teknolojik gelişmelerden ikisinin yapay zeka ve hibrit bulut çözümleri olduğuna dikkat çekerek, Türkiye’nin devasa bir teknolojik potansiyeli olduğunu ve teknoloji yatırımı yapmanın ülke için oldukça önemli olduğunu belirtti. Yapay zekanın sektörde hızlı sonuçlar alınabilecek ve büyük etki yaratılabilecek bir alan olduğunu ifade eden Başlıgil, “Kurumlar, iş süreçlerinde yapay zekayı nasıl kullanacaklarını henüz tam olarak bilmiyorlar ve bu alanda yapay zeka danışmanlığına olan ihtiyaç artıyor. Danışmanlık sonrasında, çözümleri üreten yazılım şirketleri devreye giriyor. Yapay zekada üç temel alan var: eğitim, optimizasyon ve çıkarım. Bu alanda farklı iş süreçlerinin otomasyonu her geçen gün daha fazla konuşulmaya başlanıyor. Yapay zekanın gelişimine dünya genelinde karşı durmak mümkün değil; bu yüzden tüm dünyada yapay zeka tartışılıyor ve gelişimi devam edecek. Burada global dünyanın hızını yakalayıp rekabette önemli bir oyuncu olmak için “ben yapabiliyorsam herkes yapar, o zaman yapmak zorundayım” diyerek işe koyulmalı” açıklamasında bulundu.
“Devlet tarafında bir teknoloji politikası olması gerek”
Başlıgil, teknoloji alanında sağlanan teşviklerin ötesinde bir yaklaşım değişikliğine vurgu yaptı. “Mesele sadece finansal destekle sınırlı değil. Birçok ülkede, yerli şirketlere öncelik veriliyor. İş dünyası ve IT uzmanları olarak bizim de bakış açımızı değiştirmemiz ve kendi markalarımızı daha fazla benimsememiz gerekiyor. Teknolojik olarak değil, kurumsal olarak ilerlememiz şart. Ayrıca, devletin net hedefleri olan, teknoloji odaklı bir politikaya ihtiyacı var. Finansal destek yeterli değil, yapısal değişiklikler esas” şeklinde konuştu.
“Yakın zamanda yönetim kurullarında yapay zeka için bir koltuk ayrılacak”
Bulutistan Türkiye Genel Müdürü Gökhan Gençtürk, yapay zeka konusundaki genel eğilimi vurgulayarak, “Artık her sektörde insanlar yapay zeka ile neler yapabileceklerini düşünüyorlar. Bu büyük bir trend haline geldi. Örneğin, yapay zeka işlemcileri ve görselleştirme teknolojileri üreten Nvidia gibi Amerikan şirketleri aniden dünyanın en değerli markaları arasında yer almaya başladı. Müşterilerimiz de bize sürekli olarak GPU(Graphics Processing Unit) ile güçlendirilmiş sunucuları soruyor çünkü mevcut donanımlar yapay zeka uygulamaları için yetersiz kalıyor. Gelişmiş teknolojiye olan ihtiyaç arttıkça GPU destekli sistemler öne çıkıyor. Bu alanda da öncü olduğumuzu söyleyebilirim.” dedi.
Gençtürk ayrıca yapay zekanın şirketlere katkılarını sıralayarak, “Yapay zeka süreçleri, kaynak kullanımını, işlem hızını ve karar verme mekanizmalarını iyileştirecek. Hatta ilerleyen zamanlarda şirket yönetim kurullarında yapay zekaya bir yer ayrılması sürpriz olmayacak, çünkü yapay zeka sağladığı veriye ulaşım ve işleme hızı bakımından insanları geçiyor ve çok çeşitli algoritmalardan çözüm üretebiliyor.” şeklinde konuştu.
Bulutistan’da 2023 Yılında Altyapı ve İşlem Kapasitesinde Büyük Artış
Bulutistan’ın Teknoloji Başkanı Hakan İnanır, şirketin işlem verileri hakkında şu bilgileri paylaştı: “2023 yılında kabinet sayımızı %71, tükettiğimiz enerji miktarını ise %75 oranında artırdık. Bu, altyapımızdaki genişlemenin ve çeşitlenmenin önemli bir işareti. Ayrıca, SAP Hana Cloud pazarındaki altyapımızı %40 genişlettik ve SAP Hana altyapımızın sürekli çalışma oranı %100. Süreklilik bizim için çok kritik, bu yüzden sistemlerimizi sürekli yedekliyoruz ve günlük yaklaşık 1 milyon yedekleme yapıyoruz. Bu, çok büyük işlem hacimlerini ifade ediyor. Bütün bu işlemleri yaparken, günde 2 milyondan fazla değer ölçüyor ve analizlerimizle kendimizi sürekli iyileştiriyoruz.”
Begim Başlıgil, kendilerini rakiplerden ayıran en önemli özelliğin kendi operasyon ve iş süreçlerini kullanıyor olmaları, finansal çözüm ve yaklaşımlarının müşteriye öngörülebilir bütçe planlaması sunduğunu ve de en önemlisi müşteri ilişkilerinin doğru yönetilmesinin, kolay erişilebilir olunmasının öneminin farkında olduklarını, bu sebeple de herkesten farklı inovatif bir iş yapış biçimi ile çağrı merkezi hizmetini direkt müşterinin ihtiyaç duyduğu sisteme yönlendirdiklerini ifade etti.