Prof. Dr. Burak Arzova: Yılın ilk enflasyon raporuna hurafe damgasını vurdu

Prof. Dr. Burak Arzova Merkez Bankası tarafından gerçekleştirilen bu yılın ilk Enflasyon Raporu toplantısına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Arzova, 2025 yılının ilk enflasyon raporunda Genel Değerlendirme Kısmı Son Paragrafında;‘ enflasyonun 2027 yılında yüzde 8 oranına geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 hedefine ulaşarak istikrar kazanacağı öngörülmektedir.’ denilmiş. Mevcut şartlarla yüzde 5’lik bir enflasyonun yakalanacağına olan inanç bana göre tam anlamıyla bir ‘Hurafe” ifadelerini kullandı.

Ekonomist Prof. Dr. Burak Arzova bugün Ekonomim’deki köşesinde Hurafe isimli bir yazı kaleme aldı. Merkez Bankası’nın bu yılın ilk Enflasyon Raporu toplantısına ‘hurafe’ kelimesi damga vurduğunu söyleyen Arzova, Merkez Bankasının Enflasyon Raporu toplantılarını çok seviyorum. Yılda 4 kez yapılan bu toplantılara ekonomistler, ekonomi gazetecileri katılıp Merkez Bankası Başkan ve Yardımcıları’na doğrudan soru sorabiliyorlar. TBMM’de yapılan sunumu esas almazsak, bizlerle yani sıradan vatandaşlarla doğrudan iletişimin olduğu tek toplantı ‘Enflasyon Raporu’ toplantıları. Bizde Merkez Bankası Para Politikası toplantılarına müteakip yazılı yapılan açıklama sonrası Merkez Bankası başkanları soru alıp cevap vermiyor. Böyle bir gelenek yok. İletişim konusunda zorlanmalarının bence en önemli sebeplerinden biri de bu” dedi.

Arzova yazısında şu ifadeleri kullandı:

Bu yılın ilk toplantısına Hurafe kelimesi damgasını vurdu

Merkez Bankamızın bu yılın ilk Enflasyon Raporu toplantısına ‘hurafe’ kelimesi damga vurdu

Merkez Bankasının Enflasyon Raporu toplantılarını çok seviyorum.

Yılda 4 kez yapılan bu toplantılara ekonomistler, ekonomi gazetecileri katılıp Merkez Bankası Başkan ve Yardımcıları’na doğrudan soru sorabiliyorlar. TBMM’de yapılan sunumu esas almazsak, bizlerle yani sıradan vatandaşlarla doğrudan iletişimin olduğu tek toplantı ‘Enflasyon Raporu’ toplantıları.

Bizde Merkez Bankası Para Politikası toplantılarına müteakip yazılı yapılan açıklama sonrası Merkez Bankası başkanları soru alıp cevap vermiyor. Böyle bir gelenek yok. İletişim konusunda zorlanmalarının bence en önemli sebeplerinden biri de bu.

Fed toplantılarından sonra Başkan Powell’ın açıklamaları sözlü yönlendirme açısından çok önemli olduğu için, metinden ziyade konuşması herkesin temel ilgi alanı oluyor.

Powell’a sorulan soruların hepsinin teknik düzeyi yüksek sorular olmadığını görüyoruz. Ancak Powell büyük bir nezaket ile sorulara cevap veriyor. Soranı küçümseme ya da sorduğu sorudan ötürü ‘haşlama’ya ben rastlamadım.

Merkez Bankamızın geçtiğimiz dönemki toplantılardan birine ‘oksimoron’ kelimesi damga vurmuşken, 2025 yılının ilk Enflasyon Raporu toplantısına da ‘hurafe’ kelimesi damga vurdu.

Hurafe ya da İngilizcesi ile ‘Superstion’ Türk Dili Kurumu Sözlüğüne göre; ‘İslamiyet’ten önceki dinlerden kalan veya dinde olmadığı hâlde sonradan oluşturulmuş, gerçekle ilgisi bulunmayan batıl inanç, efsane, hikâye, rivayet vb.’. Basit haliyle gerçekle ilgisi olmayan bir inanç ya da bilginin adı ‘hurafe’.

Doğru bilinen yanlışlar her zaman olabilir. Ancak bizim hurafe olarak adlandırdığımız buna karşılık yakın geçmişte kendimizin de inandığı bir inancı başkası dile getirince ‘Nerden biliyorsunuz?’ diyerek üstünlük taslamak ve hele hele bunu azarlar bir dilde yapmak sıradan, basitçe geçiştirilecek bir üslup değil.

Bu öfke ve kızgınlık hali birçok sebepten kaynaklanabilir. Uzmanlar öfke sebepleri arasında aşırı stres, baskı altında çalışmanın getirdiği zorluklar, zayıf iletişim becerileri ve hayal kırıklığını en yaygın olanlar olarak sayıyorlar.

Yüzde 14 hedefi de hurafe idi

Merkez Bankamız 2024 yılının ilk Enflasyon Raporu’nda (08 Şubat 2024) 2025 yılı enflasyon tahminini yüzde 14 olarak açıklamıştı. Uzun ve detaylı itirazlara karşın Merkez Bankası bu tahminini 2024 yılının son Enflasyon Raporu’na (08 Kasım 2024) kadar ‘iddialı olmak’ adına korudu. Ancak olmayacağı ilk günden belli bir hedefe olacakmış gibi inanmak da bence ‘hurafe’ idi.

2024 yılı son enflasyon raporunda ise 2025 yılı enflasyon beklentisini yüzde 21’e yükseltti. Rakam küçük (21 puan-14 puan= 7 Puan) ama yanılma payı yüzde 50 olan bir düzeltmeydi bu.

Bu kez 2024 yılının son enflasyon raporundan 2025 yılının ilk enflasyon raporuna kadar aradan geçen 91 günde (07.Şubat.2025) yeni bir revizyon daha geldi. Yeni düzeltme ile 2025 yılı enflasyon tahmini yüzde 14’lük bir yanılma payı eşliğinde yüzde 21’den yüzde 24’e çekildi.

Bir yıldaki yanılma payı yüzde 71,4

Başlanan noktadan hareketle (yüzde 14) gelinen noktaya (yüzde 24) bir tam yıl içinde yanılma payı yüzde 71,4. Pek çok Merkez Bankasına nasip olmayacak bir yanılma payı.

Burada bence Merkez Bankasının en önemli hatalarından biri TÜİK tarafından açıklanan enflasyonu esas alarak modellemesini yapması. İstanbul Ticaret Odası’nın Ücretliler Geçinme Endeksini bile esas alsaydılar faizi belirledikleri üst nokta daha yüksek olabilirdi.

Gerçi TÜİK’i düzeltemiyorsak bari İTO Enflasyonu TÜİK enflasyonuna benzesin diye düşünülmüş olmalı ki orada da değişime gidildi. Metodoloji ile madde ağırlık ve fiyatları henüz ortada da yok ama olsun aykırı Ücretliler Geçinme Endeksi en azından bu değişim ortadan kalkmış oldu.

Merkez Bankası yönetiminin modelleme ve ekonometriyi sadece kendileri biliyormuş edasıyla konulara yaklaşması biraz rahatsız edici. Modelleme ne olursa olsun kullanılan verinin kalitesinden bahsetmemeleri ise başlı başına bir sorun.

Merkez Bankasının sürekli “Maliye politikasının artan eşgüdümü de bu sürece önemli katkı sağlayacaktır” ifadesini kullanması çok iğreti duran bir söylem.

Böyle bir desteğin olmadığını fark ettiklerinde daha doğru tahminde bulunacaklarına eminim.

Belki kamuoyuna yansıyan bu sinirli hali ‘yönetilen ve yönlendirilen kalemlere’ uygulanan enflasyon tahmini ile uyumsuz ‘yeniden değerleme oranını esas alan’ kamu zamlarını yapan Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yöneltmeleri, konunun Excel tablolarında gözüktüğü gibi olmadığını Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca anlanması adına daha anlamlı olacaktır.

Net şekilde görülüyor ki ortada bir eş güdüm falan yok. Kamunun tasarruf etmeye niyeti de yok. Böyle olunca enflasyonla mücadele istenilen ölçüde olmuyor. Kurulan modeller böyle bir yapıda işlemiyor.

2025 yılının ilk enflasyon raporunda Genel Değerlendirme Kısmı Son Paragrafında;

‘Enflasyonun 2027 yılında yüzde 8 oranına geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 hedefine ulaşarak istikrar kazanacağı öngörülmektedir.’ denilmiş.

Mevcut şartlarla yüzde 5’lik bir enflasyonun yakalanacağına olan inanç bana göre tam anlamıyla bir ‘Hurafe’.

Abone Ol :)
Bildir
guest
0 Yorum
Eski
Yeni Oy
Inline Feedbacks
Tüm yorumlar
Search