Türkiye’nin en büyük özel bankası olmak üzere yola çıktıklarını söyleyen Akbank Genel Müdürü Kaan Gür, KOBİ’lere, ihracatçılara, istihdama ve kadın girişimcilere desteklerinin süreceğini kaydetti.
Akbank Genel Müdürü Kaan Gür, banka faaliyetleri ve ekonomiye dair açıklamalarda bulundu. Haziran 2023’ten bu yana normalleşme döneminin başladığını anlatan Gür, finansal istikrarı önümüzdeki 3 yıl içinde düzeltmek için bu politikaların uygulandığını kaydetti.
En büyük banka olma hedefiyle yola çıktıklarını vurgulayan Gür, KOBİ’lere, ihracatçılara, istihdama ve kadın girişimcilere desteklerinin süreceğini aktardı. Gür, ekonomiye sağladıkları kaynaklar konusunda şu ifadeleri kullandı:
“2023 yılında Türk ekonomisine 962 milyar TL’si nakdi olmak üzere 1 trilyon 201 milyar TL kredi desteği sağlamaktan gurur duyuyoruz. Ülkemizde özel sektöre verilen toplam nakdi kredilerin yüzde 15’ini biz sağlıyoruz. Bu dönemde toplam tüketici kredileri hacmimiz yüzde 121 artışla 318 milyar TL’ye ulaştı. KOBİ’lere nakdi kredi desteğimiz bir yılda yüzde 49 artarak 134,4 milyar TL seviyesine geldi. 2020 yılından bu yana ödediğimiz vergi 42 milyar TL seviyesinde. Ayrıca, sadece kendi bünyemizde yarattığımız istihdam değil, ekonomiye sağladığımız finansal hizmetlerle de milyonların istihdamını destekliyoruz.”
Kredi iştahı artabilir
Bankacılık sisteminin zorunlu karşılıklardan kaynaklı maliyet baskılarının belli noktada desteklendiğini ifade eden Gür, “Bu, krediye olan iştahı biraz daha yukarı çekebilir. Son dönemde TL bilançoların üzerinde ciddi marj baskısı var. Dolayısıyla bu marjın normalleştiği yerde doğal olarak büyüme sınırları içinde kalmak kaydıyla, talebin düşük olmasına rağmen, işletme sermayesi olabilir farklı ihtiyaçlar olabilir, buralarda mutlaka imkan olacak” dedi.
Kredi taleplerinin bir kısmının TL’den yabancı paraya dönmeye başladığını anlatan Gür, “Daha orta uzun vadeli kredileri konuşmaya başladık. Turizm sektörü 2024 yılında 60 milyar dolar gelir hedefliyor. Çok ciddi devinim. Şu sıralar konuştuğumuz iki veya üç tane önemli büyük proje var” diye konuştu.
Bankacılık sisteminin fonlama maliyetlerinde bir artış olduğunu, bunun da ister istemez mevduat faizlerini biraz aşağı çektiğini kaydeden Gür, zorunlu karşılıklara faiz kararı sonrası mevduat faizlerinde de yukarı yönlü bir hareket olduğunu söyledi. Gür, “Şu an itibarıyla Kur Korumalı Mevduat’taki müşterinin TL’ye dönüşümünü destekleyecek bir faize ulaşıldığını düşünüyorum” dedi.
“Teknolojinin güçlü yatırımcısıyız” diyen Kaan Gür, son 4 yılda teknolojiye 700 milyon doların üzerinde bir yatırım gerçekleştirdiklerini söyledi. Gür, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu sayede, Türkiye’nin en ileri teknolojilerle oluşturulmuş veri merkezini inşa ettik ve en yeni donanımlarla yenileyerek hayata geçirdik. Dijital kart, limit üstü cebe pos ve dijital yazar kasa gibi dijital ürünlerde öncü olduk. Blok zinciri teknolojisi web 3.0 ile ilk yurtdışı para transferi ve ilk dış ticaret çözümü gibi çok sayıda ürünü, güncel teknolojiyi en iyi şekilde kullanarak geliştirdik.
Büyük bir unicorn’un piyasa değerine eşit bir yatırım
Üretken yapay zekâ alanında, yakın zamanda Microsoft ile yaptığımız iş birliği sonucunda geliştirdiğimiz, Akıllı Yardım Asistanını duyurduk. İleri analitik ve yapay zekâ konuları üzerinde 10 seneyi aşkın süredir çalışıyoruz. Bu konuda öncü olmaya ve ilklere imza atmaya devam edeceğiz. Bir yandan da, Stablex yatırımımızla blok zinciri teknolojisinin avantajlarını daha etkin şekilde kullanmaya başlıyoruz.
2024’te teknolojiye 200 milyon doların üzerinde yatırım yapacağız. Önümüzdeki yıllarda da bu yatırımlarımız artarak devam edecek. Bugün itibarıyla 2025, 2026 ve 2027 için planladığımız yatırımlarımızın toplamı 600 milyon doları geçiyor. Yapılan yatırımlar ve yapmayı planladığımız yatırımların toplamı 1.3 milyar dolar değerinde. Böylece büyük bir unicorn’un piyasa değerine eşit bir yatırımla Akbank’ın teknoloji gücünü ileri taşıyoruz.”
İnsan kaynağından vazgeçmiyoruz
Dijitalleşme ile insan kaynağından vazgeçmediklerini dile getiren Gür, “Dijitalleşme, müşteriye verilen mükemmeliyet için şart. Bu ikisi bir bütün. İnsansız bir bankacılık düşünülemez. Teknoloji ve dijitalleşmeyi etkin bir şekilde kullanıp müşteriye daha fazla vakit ayırıp hizmet vermek istiyoruz” diye konuştu.
Akbank’ın yatırımlarını Türkiye’nin geleceğine yapan bir banka olduğunu ifade eden Kaan Gür, “Yüzde 100 Türk sermayeli; bütünüyle bu toprakların, Türkiye’nin bankası. Tüm faaliyetlerinde ülkemize ve tüm paydaşlarımıza karşı sorumlulukla ilerliyor. Bunun bir yansıması olarak da Türk ekonomisinin temel taşlarından biri konumuna ulaşmış bulunuyor. Bugün Akbank, Borsa Istanbul’a kote şirketler arasında, ilk 20 firma arasında. 2023 yılsonu itibariyle %55 yabancı payıyla banka hisseleri arasında en yüksek yabancı payına sahip. BIST 30 hisseleri arasında ise 3. sırada yer alıyor” dedi.
Akbank Genel Müdürü Kaan Gür’ün açıklamalarının öne çıkan diğer başlıkları:
Son 2 yılda 4.6 milyon net müşteri kazanımı
76 yaşında köklü bir banka olan Akbank, dinamizmini dijital ve yenilikçi hizmetleriyle koruyor, bu da hızla artan müşteri sayılarına yansıyor. 2022 ve 2023 yıllarında toplamda 4.6 milyon net müşteri kazandık. Böylece sadece son 2 yılda aktif müşteri bazımız %55 arttı. 2023 yılsonu itibarıyla 13.1 milyon müşteriye ulaştık. 4 milyon yeni müşterimiz dijital kanallarımızı kullanarak Akbanklı oldu. Bu, Akbank’ı tercih eden her üç yeni müşterimizin ikisinin dijitalden geldiğini gösteriyor. Dijital müşteri penetrasyonumuz ise %85’in üzerinde.
“Güçlü ve etkili paydaş ağımız, yarattığımız güvenin göstergesi”
Sendikasyon kredilerinde her sezon süreci başlatan, fiyatı belirleyen bankayız. Uluslararası piyasalarda edindiğimiz saygınlığımız ve yarattığımız güven, alternatif fonlama kaynaklarına erişimimizi kolaylaştırıyor: 2023 yılsonu itibarıyla ulaştığımız toplam 5,3 milyar dolar tutarındaki yurt dışı borçlanma bakiyesi, bunun önemli bir göstergesi.
“Sosyal ve sürdürülebilir fayda odaklı finansal çözümlere odaklanıyoruz”
Akbank olarak sürdürülebilirlik odaklı ürün ve hizmetlerimizle finansal sağlığa odaklanırken, toplumsal ve çevresel gelişime de hizmet ediyoruz. Bu doğrultuda, 2023 yılı yurt dışı borçlandırma bakiyemizin %60’ı sürdürülebilirlik temalı gerçekleşti. Deprem bölgesine katkı sağlamak adına, EBRD’den 90 milyon dolara kadar ve IFC’den 60 milyon dolar ve 10 milyon Euro tutarında fonlama sağladık. 2023 yılı içerisinde toplamda 242 milyon dolar tutarında, 1 yıl vadeli, 8 adet sosyal tahvil ihracı gerçekleştirdik.
Akbank bu piyasalarda pek çok ilke de imza attı. Türkiye’deki ilk sosyal temalı sendikasyon kredisi ve dünyada ilk cinsiyet eşitliği sermaye benzeri tahvili bunlardan bazıları. Sürdürülebilirlik stratejimizle aynı zamanda yeşil projeler ve kadın girişimciliği için KOBİ’lere verdiğimiz destek kapsamında 50 milyon dolar tutarında 7 yıl vadeli kaynak sağladık.
Tüm bu çalışmalarımızla; 2020-2030 yılları arasında 200 milyar TL sürdürülebilir finansman sağlama hedefimizi çok önceden aştık ve 2030 yılı için yeni hedefimizi 800 milyar TL olarak belirledik.
“Yeni yatırımlarla hizmet ve etki alanımızın sınırlarını genişletiyoruz”
Akbank olarak her yerde varız. Geleneksel bankacılıkta ülke ekonomisine yaptığımız katkıdan kripto alım-satım platformuna kadar her alanda öncü hizmetleri hayata geçiriyoruz. Yeni iştiraklerimiz ve girişimlerimizle de sektörde ilklere imza atmaya devam ediyoruz. Geçtiğimiz sene Stablex’i Ak Yatırım bünyesine kattık, Türkiye’de kripto alım-satım platformlarında bu bir ilk.
Dünyada ve Türkiye’de gelişmekte olan bu alanda yenilikçi ve öncü duruşumuzu korumaya devam edeceğiz. Kurduğumuz Akbank Ventures ile de global piyasalarda yeni gelişen teknolojileri ve trendleri yakından takip edebileceğimiz, yakaladığımız fırsatları ülkemize de taşıyabileceğimiz bir kanal açtık. Yeni dönemde, ihracatın finansmanı, nakit yönetimi, KOBİ ve ticari müşterilerimize dönük yenilikçi ürün ve hizmetler, bizim kendimizi daha da göstereceğimiz bir alan olacak.
“Her alanda sürdürülebilir değer sunmaya odaklanıyoruz”
2050 yılına kadar net sıfır banka olma hedefiyle ilerlerken, paydaşlarımızın yaşamlarına da sürdürülebilir bir değer sunmaya odaklanıyoruz. Toplumsal cinsiyet ve fırsat eşitliği için yürüttüğümüz çalışmalara önem veriyoruz. Bu alanda öncü bir kurum olarak da bugün Akbanklıların %50’sini, üst yönetim ekibimizin ise %57’sini kadınlar oluşturuyor. Gençler için eşit fırsatlar yaratan Akbank Gençlik Akademisi’yle ise 3 yıldır gençleri geleceğin iş hayatına hazırlıyoruz. Bu yolculukta bugüne kadar 135 bini aşkın gencimizi toplamda 3000 saati aşkın eğitim ve etkinliklerle buluşturduk. Afet bölgesinde de Toplum Gönüllüleri Vakfı iş birliğinde başlattığımız Akbank Güzel Yarınlar Hareketi ile 5 ilde 10 bin gencimize yeni nesil yetkinlikler kazandırmak üzere sahadayız.
2023 yılında 30. yaşını kutlayan Akbank Sanat çatısı altında her yıl 700’ü aşkın etkinlikle sanatı toplumumuzun farklı kesimleri için erişilebilir kılıyoruz. Türkiye’deki girişimcilik ekosistemine sunduğumuz katkıyı ise Akbank+ Programıyla ileri taşıdık. Kendi girişimlerini kurmak isteyen Akbanklılar için toplamda 1 milyon dolar yatırım yaptık. Türkiye’nin güçlü ve sürdürülebilir etkiye sahip girişimlerinin Akbank’tan, Akbanklılardan çıkmasını hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde, uluslararası ölçekte ilk olan bir proje de dâhil olmak üzere önemli girişimlerle çalışmalarımıza yeni bir boyut ekleyeceğiz. Etki yaratma, fayda yaratma hedefiyle çalışmaya devam edeceğiz.
“Bankacılığın geleceğini tanımlayan Akbank”
Biz, uzun yıllardır Akbank’ın en büyük gücünün paydaşlarımızın bize olan güveni olduğunu söylüyoruz. Müşterilerimize, çalışanlarımıza, paydaşlarımıza ve ülkemize güveniyoruz. Paydaşlarımızın teveccühü ile de 76 yıldır gururla ‘Güveninizin Eseriyiz’ diyoruz.
Bunu korumak ve güçlendirmek üzere çalışmaya devam edeceğiz. Önümüzdeki dönemde “Bankacılığın geleceğini tanımlayan Akbank” olmak bizim için ana hedef olacak. Akbank’ın genç, dinamik ve uzman ekipleri, finansın gücünü hayatın her alanında sürdürülebilir bir değere dönüştürecek.
