Her yıl Türkiye’nin ihracatı matematiksel olarak rekor kırıyor ancak bu rekorların ülke ekonomisine katkısı beklendiği ölçüde gerçekleşmiyor.
Sebebi malum…
Toplam ihracat içinde katma değeri düşük ürünlerin payı oldukça fazla. Bu nedenle kilogram başına ihracat değeri 1,50 dolar civarında.
Birim değerini 3-4 dolara yükseltmeden gelişmiş ülke kategorisine geçmemiz çok zor.
İnovasyon, Ar-Ge ve markalaşma ile ekonomik atılım gerçekleştirilebilir.
Buna örnek bir girişimden söz etmek istiyorum.
Altı yıllık bir Ar-Ge süreci sonrası altı patent ve birçok yeniliğin ardından, dünyanın en gelişmiş elektro gitarı Shark Gitar, Antalya’da üretime başladı. Bir grup gazeteci meslektaşım ile birlikte Antalya’da faaliyete geçen fabrikayı ziyaret ettik.
Müzik dünyasının yakından tanıdığı Gitarist Cem Köksal’ın öncülüğünde Shark Gitar doğdu. Köksal, 2000’lerin başında kendi stiline daha uygun bir gitar yaratmayı kafasına koyuyor. Yıllar içinde gitar tasarımını geliştiren Köksal, 2018’de Bayram Tekçe’yi fikirlerine ortak ederek Shark Guitars’ı büyütmeye başladı.
Dünyanın en gelişmiş elektro gitarı olarak tanımlanan Shark Gitar, aylık 150 gitar ile üretime başladı. 2026 yılında aylık 500, 2027’de ise 1.000 gitar üretim kapasitesine çıkacak.
Peki, bu gitarın geleneksel gitarlardan farkı ne?
Çok teknik detaylara girmek istemiyorum.
6 önemli patente sahip. Başta sapı olmak üzere gitarın her parçası değiştirilebilir ve özelleştirilebilir.
Titanyum parçalar kullanılıyor. Müzik aletleri için kullanılan ormanlardan temin edilen ağaçlardan gitarın gövdesi ve sapı yapılıyor.
CNC makinelerle hassas bir şekilde işlenen ahşaplar, titanyum parçalarla bütünleştiriliyor. “Lead-Through” (el ile yönlendirilerek programlanan) robotik sistemlerin devrede olduğu boya ve zımpara hatları, gitarlara her defasında tutarlı ve premium kalitede kozmetik finishing sağlıyor.
Ayak pedalları ile düzenlenen bas sistemi, modüler elektronik sistem halinde gövdeye yerleştirildi.
Ve daha sayamadığımız pek çok özellik…
Sonuç olarak bu gitarın satış fiyatı 6 bin dolardan başlıyor. 3 kilogram civarında bir üründen söz ediyoruz ve kilogram değeri 2 bin dolar oluyor.
Bahsettiğimiz yüksek katma değerli ürün işte tam olarak bu.
Çok değil, Shark Gitar gibi 100 marka ortaya çıkarsa Türkiye çok farklı bir yere gider…
Şu noktayı da vurgulamak isterim…
Yıllar önce İstanbul Koşuyolu’nda bir evin garajında hikayesi başlayan Shark Gitar’ın bu günlere gelmesinde yatırım desteği de çok önemli. Cem Köksal, farklı sektörlerde yatırımları bulunan Bayram Tekçe’yi projenin başarılı olacağına ikna ediyor. Tekçe de uzun yıllar süren Ar-Ge’yi sabırla bekliyor, Köksal’a desteğini sürdürüyor.
Bu yönüyle Shark Gitar, girişimcilik açısından da başarılı bir örnek.
Gitarın anavatanı ABD’de Shark Gitar’a büyük ilgi var. Bir diğer büyük pazar Çin’de de görüşmeler yapılıyor. Bu nedenle Cem Köksal ve Bayram Tekçe tam kapasite çalışmaya hazırlandıklarını belirtiyorlar.
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezun oldu. Öğrenciyken, Cumhuriyet gazetesinde mesleğe başladı. İnsan hayatına dair haberler yaptı, fotoğraflar çekti. Bir dönem Avustralya'da gazetecilik yaptı. Türkiye'ye döndükten sonra Referans gazetesinde ekonomi gazeteciliğine adım attı. Küresel ekonomi, tarım, enerji, çevre ve reel sektör üzerine çalıştı. Daha sonra Dünya gazetesine geçti ve burada 3 yıldan fazla dış ticaret editörlüğü ve yazarlığı yaptı. Yeni Yüzyıl gazetesinin yeniden kuruluşunda ekonomi şefi olarak görev aldı ancak zayıf kurumsal yapı nedeniyle 3 ay sonra istifa edip Sözcü gazetesine geçti. Yaklaşık 8 yıl Sözcü’de muhabir, editör ve ekonomi müdür yardımcısı olarak görev yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyesi.
